Akut böbrek yetmezliğinde (ABY) ana prensip, uygun ve yeterli beslenmenin sağlanmasıdır. Özellikle çocuklarda, iştahsızlık sorunları nedeniyle ağızdan beslenmenin yeterli düzeyde yapılamadığı durumlarda nazogastrik tüp ile besleme yapılır. Akut böbrek yetmezliği olan hastalarda beslenme ve yeterli kalorinin sağlanması çok önemlidir. İyi ve dengeli bir beslenme, böbrek iyileşmesini hızlandırır. Beslenmede asıl hedef, dokudaki hiperkatabolik durumu aza indirmektir. Ciddi hiperkatabolik durumlar, potasyumun, nitrojen artıklarının ve asitlerin artmasına neden olur ve bu durum akut böbrek yetmezliği olan hastalar tarafından tolere edilemez. Hiperkatabolizma, akut böbrek yetmezliğinde kötü prognostik faktörlerdendir.

Nutrisyonel desteklerin akut böbrek yetmezliğinde morbidite ve mortaliteyi azalttığı ve renal iyileşmeyi artırdığı ileri sürülmesine rağmen, bazı çalışmalar bu durumu desteklememektedir. Bazı çalışmalarda, beslenme amaçlı aminoasit infüzyonunun akut böbrek yetmezliğinin erken fazında oksijen ihtiyacını artırarak doku hasarını hızlandırdığı gösterilmiştir. Ancak ABY'li çocuklarda amaç, yeterli nutrisyonel destek ve uygun kalori ile renal iyileşmeyi sağlamaktır. Komplike olmayan durumlarda, beslenme durumu iyi olan hastalarda oral beslenmeye 5 ile 7 gün içinde geçilebilir.

Akut böbrek yetmezliği olan hastalarda prognoz, altta yatan sebebe bağlı olarak değişkenlik gösterir. Komplikasyonsuz akut böbrek yetmezliği, prerenal ve postrenal yetmezlik sebepleri ortadan kaldırılınca düzelmeye başlar. Renal yetmezlikte iyileşme, birkaç hafta ile 1 ayı bulabilir. Oligürik süreçten sonra poliürik süreçte hasta çok yakından izlenmelidir. Diyürezi artıran nedenlerle sıvı ve elektrolit kaybı fazla olur. Böbrek fonksiyonları hızla düzelir, ancak glomerüler filtrasyon hızının (GFR) hala düşük olduğu unutulmamalı ve ilaç dozları buna göre ayarlanmalıdır. Çocuklarda yapılan bir çalışmada, vazopresör ilaç kullanımı ihtiyacı olanlarda prognozun daha kötü olduğu gözlenmiştir.

Nefrotoksik ilaçların kullanımında, ilaç dozu iyi ayarlanmalı ve mümkünse ilaçların düzeyi kan seviyesi ile kontrol edilmelidir. Kristalizasyon yapan asiklovir, triamteren gibi ilaçların kullanımında iyi hidrasyon sağlanmalıdır. Dehidrate olanlarda prostaglandin ve ACE inhibitörleri verilmemelidir. Operasyon öncesi hidrasyonun iyi değerlendirilmesi ve nefrotoksik ilaçların kullanımı kontrol edilmelidir. Radyokontrast kullanımı sırasında da iyi hidrasyon önemlidir. Pediatri kliniklerinde akut böbrek yetmezliği şikayeti ile gelen hastalara, altta yatan neden göz önüne alınarak gereken destekleyici tedavi yapılmalıdır. Medikal tedaviye cevap alınamayan hastalar ise diyaliz yöntemi ile tedavi edilmelidir.

Prerenal ABY'li hastaların tedavisinde, ABY nedeni olan dehidratasyonun düzeltilmesi asıl amaçtır. Prerenal yetmezliği olan hastada erken ve yeterli sıvı tedavisi, oligurik hastanın normal duruma gelmesini kolaylaştırır. Bu hastalarda, iki kez yapılan sıvı yüklemesine rağmen cevap alınamıyorsa, ABY ile sepsis, multiorgan yetmezliği, kalp yetmezliği gibi fizyopatolojik durumların olma ihtimali araştırılmalıdır. Konjestif kalp yetmezliği olan hastalar dopamin, digoksin ve dobutamin gibi inotropik ilaçlar ile desteklenmelidir.

Akut böbrek yetmezliği tedavisinde renal hasarı azaltıcı ve iyileşmeyi artıran bazı ilaçlar kullanılmaya başlanmıştır. Akut böbrek yetmezliği gelişiminde rol oynayan bazı mekanizmalar göz önüne alınarak yeni tedaviler deneysel olarak ve insanlarda uygulanmaya başlanmıştır.

Akut böbrek yetmezliği, uygun ve yeterli beslenme ile yönetilmesi gereken ciddi bir durumdur. Hastaların beslenme durumu, sıvı-elektrolit dengesi ve ilaç kullanımı dikkatle izlenmelidir. Erken teşhis ve uygun tedavi ile böbrek fonksiyonları hızla iyileşebilir, ancak komplikasyonların önlenmesi için dikkatli bir takip gereklidir.